10 Haziran 2014 Salı

EŞSİZ OLMAK



Gözlerinizi kapayın ve hiç kimse olun diyordu Osho. Hiç kimse olmak mı? Ben hiç tatmadım, koklamadım, duymadım ki diyorsanız hiç kimse olmadığınız için mi? Hiç kimse olmak; egomuzdan, garantilerimizden,bahanelerimizden arınmak anlamına da geliyordu. Hiç kimse olabilmek; zihni ortadan kaldırmayı gerektiriyordu. Çünkü Osho'ya göre zihin geçmiş ve gelecekle ilgilendiğinden hem de sadece geçmişle ve gelecekle ilgilendiğinden içinde bulunduğumuz anı ve mekanı bize unutturuyordu. Oysa gerçek sadece burada ve şimdi vardı. Burada ve şimdi gerçekle dans edebilirdik. Burada ve şimdi olabilirsek insanın en yüksek hedefi olan özgürlük gerçekleşebilirdi.

Gerekirse bir ağaca sarılın, fırtınada olmakta korkmayın, yıldızlara doyasıya bakın diyordu Osho. Korkularımız, sahip olma isteğimiz, kıskançlığımız, güzel ve çirkin anlayışımız, güce bayılmamız aslında bizim varoluşumuzu engelliyorlardı. Osho'yu okurken insan gerçekten de bir ağacı öptüğünü ve diğer insanların onu gördükçe kahkaha attığını gözünün önüne getirebiliyor. Halbuki kendimiz olmamız, varoluşumuz, dansımız için başkalarının yargılarını ve zihnimizi bir kenara koymayı başarmalıyız.

Korku bizi öyle çok zehirliyor ki...Eğer bize inanmazlarsa ya da bize gülerlerse ne olabilir ki? Kendimizi başkalarının değer yargılarına göre değerlendirip suçlu olduğumuzu düşünmemizi gerektirecek ne var? Bize sevgiyle dolu olduğumuz ve sevgiye layık ve eşsiz olduğumuz hiç söylenmemiş olsa bile Osho bunu söylüyor ve zaten eşsiz olduğumuz için daha eşsiz olmanın mümkün olmadığını da hatırlatıyor. Bir daire nasıl daha çok daire olamazsa biz de daha eşsiz olamayız. Eşsiz olduğumuzu hatırlayıp, anlayıp buna göre yaşamak zor olmasa gerek.

Yasemin Şenyurt

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder